Başarıya giden tek bir formül yok ama fikirlerini daha hızlı ve etkili şekilde gerçekleştirebilmek için başarılı girişimcilerden alabileceğin verimlilik tüyoları var.
Erin McKean
Dünyanın en büyük çevrimiçi sözlüğü Wordnik’in kurucusu Erin McKean, aynı zamanda Oxford Yayınlarında baş editörlük de yapmış bir sözlükbilimci.
İçinden çıkamadığımız, zorlu bir şey olduğunda zihnimizi daha basit bir işle oyalamak yaratıcı düşünebilme becerisini devreye sokar. Çünkü beynine tek bir şeyle ilgilenmek zorunda olduğu sinyalini vermiyorsun ve ona daha geniş bir oyun alanı sunuyorsun.
Erin’in bu konudaki düşünceleri, “Kafanı kurcalayan bir işten basit bir işe geçmek, zihnini boşaltmaya ve daha berrak bir şekilde düşünmene yardımcı olur. Büyük resmi görüp olaylara daha geniş bir perspektiften bakabilirsin. Zihnini boşaltmak için koşuya çıkabilir, dilediğin kadar duş alabilirsin. Bazen seni zorlayan bir şeyin çözümü, işin kendisinden uzaklaşmak veya işle arana mesafe koymaktır.” şeklinde.
Alacağımız ders: Doğru zamanda olduğu müddetçe, zihnini dağıtmak yaratıcılığını dolayısıyla verimliliğini artırabilir.
Evan Williams
Ünlü blog platformları Blogger ve Medium’u kuran Evan Williams aynı zamanda Twitter’ın da kurucu ortağı.
Evan’ı günün ortasında işte bulamazsan, mutlaka spor salonundadır. Herkesin kafasının zehir gibi olduğu, harika fikirler ortaya çıkardığı bir zaman dilimi vardır. Kendini en üretken hissettiğin zamanı bul ve iş programınızı ona göre belirle. Böylece üretken hissetmediğin bir zamanda yapman gereken önemli şeylerle cebelleşmek zorunda kalmazsın. Odaklanma gücünüzün en yüksek olduğu zamanda birçok işi hızlıca aradan çıkarabilirsiniz.
Evan bu konuda şunları söylüyor, “Sabahları ilk iş spor salonuna giderdim. Egzersiz sadece vücudunuzu değil zihninizi de forma sokuyor. Ancak, enerjiniz ve odaklanma beceriniz hep aynı çizgide gitmiyor, gün içerisinde azalıp artabiliyor. Sabahları kendimi en iyi hissettiğim zaman. Bu sebeple en bitkin hissettiğim öğlen vakti veya öğleden sonraları spor salonuna gitmeye başladım.”
Alacağımız ders: Dikkat gerektiren, problem çözme becerini kullanman gereken işlerde performansının en yüksek olduğunu düşündüğün zamanları belirle. İş yapmayı en istemediğin zamanda bile yapacağın egzersizle daha enerjik hissedip birçok şeyi başarabilirsin!
Joel Gascoigne
Joel Gascoigne, sosyal ağlarda zamanlanmış içerik paylaşım aracı Buffer’ın kurucu ortağı ve CEO’su.
Sabah ve akşam rutinlerine sıkı sıkıya bağlı olan Joel, 22.00’da yatağında olmazsa geç uyuyacağını biliyor. Bundan dolayı, erken kalkamayıp günün en verimli zamanını kaçıracağının ya da uykusundan ödün verip işte daha düşük bir performans sergileyeceğinin farkında.
“Uyumadan önce yürüyüşe çıkmak hayatımı değiştiren bir alışkanlık oldu. Sadece 20 dakikalık bir yürüyüşle gün içerisinde yaşadıklarımdan, zihnimi kurcalayan şeylerden uzaklaşabiliyor ve rahatlıyorum. Sonuç olarak planladığım saatte ve iyi bir şekilde uyuyabiliyorum. Bu alışkanlık, sabah erkenden uyanma rutinim için önemli. Çünkü sabahları en verimli hissettiğim zaman.”
Alacağımız ders: Alışkanlıklarımızın etkileri uzun sürelidir. Eğer bu durumu idrak ederseniz, gününüzü farklı alışkanlıklarınızın birbirini desteklediği ve kazanacağın faydayı en üst düzeye çıkarabildiğin bir şekilde programlayabilirsiniz.
Matt Mullenweg
Matt Mullenweg, dünyanın en çok kullanılan açık kaynak kodlu içerik yönetim sistemi WordPress’in kurucusu.
Planlı olmaya ve düşüncelerini düzene koymaya inanıyor. Bazı hedefleri başarabilmek için müziği bir uyarıcı olarak kullanıyor, aynı playlisti tekrar tekrar dinleyerek beynini işler olmaya alıştırıyor. Matt aynı zamanda Pomodoro tekniğini de kullanıyor. 25 dakika çalıştıktan sonra 5’er dakikalık aralar veriyor.
Matt, verimlilik üzerine şunları diyor, “Tek ihtiyacın olan şey, düşüncelerini yazıya dökebilmek için bir kağıt ve kalem. Bunun için detaylı bir yapılacaklar listesi oluşturmana veye proje yönetimi yazılımları kullanmana gerek yok.”
“Hiç yapmak istemediğim bir işin başına geçtiğimde, Spotify’da ‘Beni deli eden işler’ playlistimi açıyorum. Bu liste beynime ‘Bu işi yapmak istemiyorsun, anlıyorum ama o masaya oturup yapacaksın’ mesajını gönderiyor. Beynimin yandığını hissettikten sonra, her ne kadar çalışmaya devam etmek istesem de, kendime ‘Rahatla, şimdi nefes al’ playlistimi açıyorum.”
Bu arayı vermesinin onu daha tatmin edeceğini ve çalışma isteğini kamçılayacağını düşünüyor.
Alacağımız ders: Çalışırken, müziğin ya da herhangi bir şeyin motivasyonu arttırıcı gücünden yararlanmak ve beyni belli bir duygu durumuna kandırmak, yani öyle hissediyormuş gibi yapmak sizi daha verimli kılabilir.
Girişimcilikten söz açılmışken Red Bull Basement’ı hatırlamaya ne dersin? Teknoloji yardımıyla pozitif değişimler üreten girişimci öğrencileri kanatlandıran Red Bull Basement bu yıl da yaratıcı fikirlerini bekliyor. Başvurmak için buraya tıklaman yeterli.
