140 milyar dolarlık servetiyle Amazon’un kurucusu ve CEO’su Jeff Bezos dünyanın en zengin insanı olarak kayıtlara geçiyor. E-ticaret sitesi olan Amazon sayesinde o kadar çok para kazanıyor ki, normal bir insanın Bezos’un servetini oturup hesaplaması bile bir hayli zor. Küçük bir örnek verecek olursak Business Insider dergisinin 2018’de yaptığı bir hesaplamaya göre Bezos, dakika başı 149.353 dolar kazanıyor. Elbette zaman geçtikçe bu değer değişim gösteriyor.
Jeff Bezos’un milyarderler tahtına sadece kibar ve iyi biri olduğu için geçmediğini tahmin etmek zor değil. Yaptıklarına bakacak olursak Bezos hakkındaki söylentilerin bir çoğu doğru gibi. Karakteristik özelliklerine bakıldığında hayallerine ulaşabilmek için Bezos’un ne istediğini bilen bir yapısı olduğunu görüyoruz. Bu da onun sadece düşmanlarına değil, aynı zamanda dostlarına da zor vakitler yaşatabilecek bir kişiliğe sahip olduğunu gösteriyor. Kötü yanlarını yansıtan bütün hikayeleri birleştirdiğimizde ise dünyanın en zengin adamının karanlık sırları ortaya çıkıyor.
Eski Bir Amazon Mühendisinin İfadelerine Göre Jeff Bezos Tam Bir “Kontrol Manyağı”
Michigan Üniversitesi’nden Noel Tichy, basın kuruluşu CBS News’e verdiği bir röportajda Jeff Bezos”u “tam bir kontrol manyağı”, Amazon’u ise “tek kişilik dev kadro” olarak tanımlıyor. Eskiden Amazon’da mühendis olarak çalışan Steve Yegge’nin Business Insider dergisinde yayınlanan makalesine göre normal olarak tanımladığımız “kontrol manyaklarının Bezos’un yanında melek gibi kalacağı” iddia ediliyor.
Yegge Bezos’un bu kontrolcülüğünü onun çok zeki ve zamanın ötesinden biri olmasına bağlıyor ancak çalışanları için bu yeterli bir bahane mi bilemeyiz. 2002’de Bezos, bütün mühendislerinden sistemlerin birbirine uyumlu olabilmesi ve dışarıdan geliştiricilere kolay erişim sağlayabilmeleri için Amazon’un alt yapısını yeniden inşa ettirmişti. Bu zaman diliminde pek çok mühendisin, yani çalışanlarının söyledikleri hâlâ gündem yaratıyor.
Bağış Yapmaya Pek Meraklı Birisi Değil
The Atlantic’in bir haberine göre Bezos’un servetine servet eklememesi için günlük 28 milyon dolar harcaması gerekiyor. 2017 yılında Bezos, alay edercesine Twitter’da hayranlarına nasıl hayırsever birisi olunur diye bir soru yöneltmişti. 2018’de ise verdiği bir röportajda servetini harcamak istediği tek yerin kendi uzay şirketi olan Blue Origin olduğunu söyledi. AOL’un araştırmalarına göre Amerika’nın en zengin 4 insanı (Bezos, Mark Zuckerberg, Bill Gates ve Warren Buffett) arasından Bezos, en az bağış yapan isim olarak çıkmış.
Dünyanın en zengin insanı olmasına rağmen bu dört kişinin arasından “Giving Pledge” adlı projeyi imzalamayan tek kişi yine Jeff Bezos olmuş. Bu proje dünyanın en zengin insanlarının varlıklarını hayır kurumlarına bağışlamasını hedefliyordu. Yine de çok fazla haksızlık yapmayalım, yıllar boyunca Bezos’un yaptığı birkaç bağış olmadı değil, hatta 2018 yılında Day One Fund isimli evsiz insanlar ve eğitimleriyle alakalı 2 milyar dolarlık bağış hedefleyen bir proje başlattı.
Vox’a göre bu girişim Bezos’un karakteriyle pek uyuşmuyordu ve gösterdiği çaba da yetersiz kalıyordu. Hatta Recode eğer Bezos bu kadar mercek altında olmasaydı aynı cömertliği gösterip göstermeyeceğini merak ettiğini söyledi. Amacı ne olursa olsun Day One Fund, başarılı bile olsa, Bill
Gates’in 2000 ve 2016 yılları arasında yapmış olduğu 41.3 milyar dolarlık bağışın yanında komik duruyor.
Vergi Kaçırmayı Seviyor
Jeff Bezos’un Amazon’un merkezini Silikon Vadisi’nin olduğu Kaliforniya yerine Washington’da bulunduruyor. Bunun nedeni ise bir iş merkezi haline gelen Kaliforniya’da vergilerin çok yüksek olması. Üstelik bu adımı Amazon için sadece bir başlangıçtı. Sonraki 20 yıl boyunca şirket, diğer eyaletlerde uygulanan satış vergilerinden de dikkatli bir şekilde kaçtı.
The Atlantic’in ulaştığı bilgilere göre Amazon’un vergilere olan bakış açısı hala değişmedi. Ekonomide önemli bir role sahip olan Bezos, milyarlarca vergi kesintisi için ABD’deki açıkları kullanıyor. 2017’de şirket 5.6 milyar dolar net kar elde etti ve hiç bir vergi ödemedi. Hisselerin çoğuna sahip olan Bezos gelirinin hepsini sermaye kazancı olarak gösterdiği için büyük bir vergi dilimine tabi tutulmuyor.
Yanındaki İnsanları Tehlikeye Atabiliyor
“Bir pilot, bir kovboy, bir avukat ve Jeff Bezos bir helikoptere binmiş.” Kulağa her ne kadar fıkra gibi gelse de bu senaryo gerçekten yaşandı. Business Insider’a göre Blue Origin adlı şirketi için arazi bakan Bezos, Teksas’ın batısına gitti. Kendisine bu bölgede ulaşımını atla yapması tavsiye edildi. Jeff Bezos ise işleri çabucak halledebilmek için helikopter kullanmak istedi ve avukatı, bir kovboy ve pilot Charles Bella ile helikoptere atladı.
İlk araziye vardıklarında yanındaki rehberleri, şiddetli rüzgarın yaklaştığından bahsetti. Ancak Bezos bir sonraki yere geçmeden önce baya bir oyalandı ve daha sonra yerel havacılık kurallarını ihlal ettiren inişler yaptı. Peki ne mi oldu? Araziler arasında helikopter ile seyahat ederken şiddetli rüzgardan dolayı kaza gerçekleşti. Helikopterin kontrolünü kaybeden pilot her şeyi kontrol altına alana dek pervane ve kuyruk parçalandı. Kazada ölen olmadı. Bezos’un avukatında birkaç kaburga kırığı meydana geldi. Basın mensupları Bezos’a kazayı sorduklarında tepkisi sadece gülmek olmuştu.
Koca Bir Ülkenin Ekonomik Verilerini Ele Geçirme Operasyonu, Yalan Olan Yatırımlar
2017’nin sonlarına doğru Amazon yeni genel merkezlerini açmak üzereydi. Bu merkezlerin nereye açılacağını karar vermek için ABD’deki eyaletlerden teklifler almaya başladı. Pek çok finansal olay yaşandığı için şimdi sizi detaylarla yormayalım, ancak işin sonunda New York ve Virginia eyaletleri ihaleyi kazandılar. İki eyalet toplam 5 milyar dolar yatırım alacaktı. Her iki bölgede de toplam 50 bin çalışan Amazon’da işe başlayacaktı.
Sözler tutulmadı. Amazon bu iki yere ne 5 milyar dolarlık bir yatırım yaptı ne de 50 bin kişiye iş verdi. Peki Amazon’un eline ne geçti dersiniz? Yarışma sayesinde ABD’nin toplam 238 şehrinde yaşayan insanların finansal alım güçlerine ilişkin veriler, eyaletlerin ekonomik bilgileri… Kısaca halka açık olmayan, şirketlerin ulaşamayacağı ekonomik bilgileri kazandı. Herhalde Amazon’un bir e-ticaret şirketi olduğunu, bu verilerin de satışlar için ne kadar anlam ifade ettiğini söylemek gerekiyor.
Çalışanların Psikolojik Sorunlar Yaşamalarına Neden Olan İK Politikalarını Destekliyor
Amazon’da çalışanların kullandığı şirket telefonlarında Anytime Feedback Tool yani “Her an geribildirim aracı” adında bir uygulama bulunuyor. İddialara göre bu uygulama, binlerce çalışan hakkında bilgileri sızdırmak için kullanılıyor. Bu uygulama içerisinde paylaşılan geri bildirimler, çalışanları birbirlerine düşürüyor, dolayısıyla rekabet ortamı tırmanıyor.
Eski bir Amazon İK müdürü bu yaklaşımı “amaçlı Darvinizmcilik” olarak adlandırıyor. Bir başka deyişle şirket içerisinde çalışanların gergin, sürekli ip üstünde olduğu bir çalışma ortamı hakim olduğu söyleniyor. Yine iddialara göre Bezos da bunu destekliyor.
Jeff Bezos Oldukça Gaddar Liderlik Prensiplerine Sahip
Jeff Bezos’un şirketi için Liderlik Prensipleri adlı bir liste hazırladığı biliniyor. Bu listenin içinde çalışanların müşterilerle son derece yakından ilgilenmesi, zoru başarması ve kaliteli standartlar adı altında hızlı kararlar vermesi gibi 14 tane kural var. Bu kurallara göre şirket, istediği performansı alamadığı işçilerini “yetersiz” olarak nitelendiriyor. Kanser hastası olan, çocuğunu düşüren ve diğer başka sağlık sorunları yaşayan çalışanların bile işlerine son verilebiliyor.
Şirket baskı altında dahi iyi çalışabilecek durumdaki insanlara bile zor zamanlar yaşatıyor. Eski bir Amazon çalışanı olan Chris Brucia, 2012’de patronu tarafından performansındaki yetersizlik hakkında 30 dakikalık bir konuşmaya tabii tutuluyor. Bütün hataları ve başaramadığı görevler bir bir suratına vuruluyor. Brucia, Amazon’daki kariyerinin sona erdiğini düşünürken konuşmanın sonunda patronu ona sarılıyor ve terfi edildiğini söylüyor. Sebebi ise baskı altında iyi performans göstermesi.
Hapishane Gibi Amazon Depoları İçin Bir Çözümü Yok
Depoların zaten bir şirketin en göz alıcı yeri olması beklenmez, ancak çalışanların tuvaletlerini su şişelerine yaptıkları bir ortamdan söz ediyoruz. Özellikle Avrupa’daki Amazon merkezlerinde ve depolarında çalışanlar ezici koşullardan sık sık söz ediyorlar. Tüm gerçekler ise bir kitabın yayınlanmasıyla ortaya çıkıyor.
2016’da gazeteci yazar James Bloodworth, kitabı için bilgi toplamak amacıyla Amazon’un deposunda çalışmaya başlıyor. Yazar, çok geçmeden çalışmaktan yemek yemeye ve su içmeye bile zaman bulamadığını fark ediyor. Hatta depolarını birer hapishaneye benzetiyor. Wired, Business Insider, the Guardian ve Newsweek’in raporlarına göre Amazon çalışanları kısıtlı zaman yüzünden bazen hala su şişesi veya çöp tenekesi ile tuvalet ihtiyaçlarını gideriyorlar. Amazon bu iddiaları tabii ki de reddediyor, Bezos ise detaylı açıklamalar yapmaktan kaçınıyor.