Berber Dükkanları İçin Mor Fikirler
Berber ya da erkek kuaför işletmesi sahibi olanlar…
İş yerinde başarı kazanmak için entrikalara ya da şansa gerek duyulduğu yönünde yaygın bir inanış var. Kariyer basamaklarını tırmanmak için enerjisi olmayan, yaptığı işten keyif almayan ya da iş yerinde başarı kıstaslarını oturtamayan kişilerin düştüğü bu yanılgıdan kurtulma zamanı geldi de geçiyor.
İş yerinde başarılı olmanın mümkün olduğu ancak kişilerin bazı özelliklere sahip olması ya da bazı niteliklerini geliştirmesi gerektiğini konu alan bu yazımızda “İş Yerinde Başarı Getiren 20 Özellik” hakkında bilgi bulabilirsiniz.
21. yüzyıl iş dünyasında en önemli niteliklerden biri öğrenmeye açık olmaktır. Sürekli gelişen ve değişen iş dünyasına ayak uydurabilmek için gerekli olan bu nitelik iş yerinde başarıyı getiren altın anahtar olarak kabul edilebilir. Bir işe girildiğinde mevcut yetilerin geliştirilmesi, yeni nitelikler kazanılması ve zaman içerisinde iş yerinin vazgeçilmez personeline dönüşülmesi ancak öğrenmeye açık olmakla mümkündür. Yeniliklere açık olmayan, kendini geliştirmeyen, yaşadıklarından ders çıkarıp hareketlerini o doğrultuda değiştiremeyen kişilerin iş hayatında başarılı olma hayalleri suya düşer.
Hayatının her döneminde sürekli artan bir ivmeyle başarı hissini yaşayan kaç kişi vardır? Dünyanın en zengin iş adamlarının ve en başarılı girişimcilerinin hayatları incelendiğinde çeşitli başarısızlık öykülerine rastlanır. Bu nedenle dayanıklılık diğer bir ifade ediliş şekliyle esneklik, iş hayatında başarılı olmak isteyen herkesin geliştirmesi gereken bir özelliktir. En küçük bir başarısızlıkta yıkılmayan, zorluklar karşısında kırılmadan eğilenler uzun vadeli başarılarını garantileyebilirler. Bu nitelik bireylerin streslerini olumlu şekilde yönlendirmelerinde de etkilidir.
İş dünyasında her şey değişiyor. Operasyonlar, müşteriler, hedef kitlenin ihtiyaçları, teknolojiler; hiçbir şey sürekli aynı kalmıyor. Yaşanan bu değişim iş hayatında başarı isteyen bireylerin hızlı bir şekilde adapte olmayı öğrenmesini gerektiriyor. Oldukça kritik bir özellik olarak nitelendirilen adaptasyon yeteneği bireylere yaşanan değişim sonucunda beliren ihtiyaçlara yanıt verme avantajı sağlıyor.
Küreselleşen dünyada iş yerinde de izole bir ortam yakalanamıyor. Yalnızca iş arkadaşları ile değil müşterileri, yöneticileri ve takım üyeleri ile iş birliği yapan kişilerin devri yaşanıyor. İş yerinde başarı getiren en önemli nitelikler arasında yer alan iş birliği yapma özelliği bireylerin hem ekip içerisinde etkin bir şekilde çalışabilmesini hem de bilgi paylaşımı noktasında istekli olmasını gerektiriyor. Herkesin yararlanabileceği görüşleri sunabilen ve bildiklerini paylaşmayı tercih edenler iş yerinde başarı kazanma ihtimallerini arttırıyor.
İş yerinde başarılı olmak için genel bir tanımla insan ilişkilerinde iyi olunması gerekir diyerek bu önemli maddeyi es geçmek istemiyoruz. Sözlü iletişim, iş yerinde başarılı olmak adına kritik derecede önemli bir yetenektir. İş yerinde varlığını göstermek ve konumunu sağlamlaştırmak isteyen personellerin yaptıkları iş kadar sözlü iletişim becerilerinin gelişmişliği de fark yaratmayı kolaylaştırır. Görüşlerini, firmanın ürün veya hizmetlerini ifade ederken güçlü kelimeler kullanan ve kendini en net şekilde ifade eden çalışanlar iş yerinde başarılı olabilirler. Siz de iletişim becerilerinizin yeterli olmadığından endişeleniyorsanız insan ilişkilerinizi gözden geçirmekle değişimi başlatabilirsiniz.
İş yerinde başarılı olmak istiyorsanız öncelikle işinizi iyi yapmalı, kendinizi en iyi şekilde ifade etmeli ve kurduğunuz cümlelerle etki yaratmalısınız. Ancak özellikle kurumsal bir şirkette çalışıyorsanız bu yetilerinize yazılı iletişim becerilerinizi de eklemelisiniz. Müşterilerle, iş arkadaşlarınızla ya da yöneticilerinizle yazışmalarınızda kurumsal yazışma kurallarına uymalı, kendinizi net olarak ifade etmeli ve yazışmaları mümkün olduğunca hızlı gerçekleştirmelisiniz.
Hızlı bir değişimin içerisindeyiz, gelenekselliğin yerini yenilikçiliğe bıraktığı bu zamanlarda yaratıcılığa her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Farklı bakış açıları ile olaylara yaklaşan, sorgulayan, yeniliklere açık olan ve fikirleri ile ufuk açan personeller tüm şirketler tarafından tabiri caizse mumla aranıyor. Haliyle 21. Yüzyılda kariyer basamaklarını hızla çıkmak isteyen kişilerin yaratıcılıklarını geliştirmenin yollarını bulmaları gerekiyor.
Duygusal zekanın en önemli göstergelerinden biri olarak kabul edilen empati yeteneği, iş dünyası için de büyük bir önem taşıyor. Bireylerin diğer kişilerin hislerini ve tepkilerini anlamlandırmaları olarak tanımlanan empati iletişim kurmanın temelini oluşturuyor. İş yerinde başarılı olma gibi bir amacı olanların empati yeteneklerini geliştirmeleri gerekiyor. Empati yeteneği gelişkin kişiler tepkileri yorumlayabiliyor, söylemlerdeki alt mesajları okuyabiliyor, ekip arkadaşları ile seviyeli iletişim kurabiliyor ve en önemlisi bencil tavırların gölgesinden kurtulabiliyor.
Bireylerin çevresiyle kurduğu dengenin temeli problem çözme becerisi ile ilişkilendirilebilir. Karşılaşılan sorunların üstesinden gelebilme olarak ifade edilebilen problem çözme yetisi kendi içerisinde aşamaları olan bir yetenektir. Problem çözme becerisi gelişmiş kişiler bir sorunla karşılaştıklarında öncelikle problemi tanımlarlar ve detaylı bir şekilde anlarlar. Daha sonra gerekli bilgileri toplayıp sorunun kaynağına ulaşırlar. Sorunun asıl nedeni bulunduğunda çeşitli çözüm yolları ortaya koyarlar ve çözüm alternatifleri arasından en iyisini seçip problemi çözebilirler. Karşılaştığı sorunları bu döngüde ele alan personeller firmalara hem zaman hem de para kazandırır. Sorunları büyütmek yerine çözme odaklı hareket edildiğinde iş yerinde başarı kazanmanın önündeki engeller kaldırılır.
İş yerinde başarılı olmak için gerekli özellikler teknoloji ile birlikte evriliyor. Teknolojiye kayıtsız kalmayan, bilgi teknoloji konusunda bilgisi ve deneyimi olan kişiler iş yaşantısında daha başarılı oluyor. Hem iş ararken hem de işe girdikten sonra fark yaratılmasını sağlayan teknolojik bilgi, kişisel gelişime sunduğu katkılarla da işverenler tarafından dikkate alınıyor.
Birini duymak ile birini dinlemek aynı değildir, kimilerine göre aynı kabul edilen bu süreçler iş hayatında da sosyal hayatta da kişileri etkileyebilir. Birçok kişi karşısındakinin ne söylediğini dinler gibi görünür ancak sorgulamaz, soru sormaz, gerçekten anlayıp söylenenlere değer verdiğini karşı tarafa hissettirmez. Bu nedenle aktif dinleme becerisi olan bireyler iş yerinde kolaylıkla fark yaratabilir.
İş yerindeki diğer çalışanlarla sağlam ilişkiler kurmak ve başarıya ulaşmak isteyen kişilerin sahip olması gereken en önemli özelliklerin başında dürüstlük gelir. Herkes tarafından farklı şekilde yorumlansa da dürüstlük, toplum tarafından saygı görmenin ilk koşuludur. Yalan söyleyen, niyetini saklayan ve diğer kişilerle ilişkilerini kendi yarattığı gerçeklikler üzerine kuran kişiler işlerinde ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar gerçek bir başarıya sahip olamazlar.
İş hayatının yoğunluğuna ayak uydurmayı kolaylaştıran sorumluluk duygusu, iş yerinde başarı getiren özelliklerden de biridir. Kendisinden beklenenleri zamanında yapma bilinciyle hareket eden bireyler stratejik davranabildikleri ve kendi planlamalarını yapabildikleri için başarısızlık riskini eleyebilirler. Son yıllarda toplumsal sorumluluk algımızdaki zayıflama da düşünüldüğünde sorumluluk sahibi bireylerin iş hayatında da avantajlı konuma geçtiği rahatlıkla fark edilebilir.
Zamanın değeri ölçülebilir mi? Sosyal yaşantılarımızda dahi zamanı yakalayamıyorken mesai saatleri içerisinde zaman yönetilebilir mi? Evet, bazıları bu konuda oldukça iyi! Zamanını yönetebilen, yaptığı planlara uyan, sürekli meşgul görünmek yerine efektif çalışan ve bulunduğu yere değer katan bireyler bu nedenle hep iyi yerlerde! Siz de iş yerinde başarılı olmak için gayret gösteriyorsanız zaman yönetimi konusunda profesyonelleşmelisiniz.
Sakinlik günümüzde en önemli meziyetlerden biri haline geldi. Evde, okulda, trafikte ve tabii ki işyerinde sakin kalmak giderek zorlaşıyor. Az rastlanan ya da rastlanma sıklığı azalan tüm yetiler gibi sakinlik de iş hayatında önem kazanıyor. Karşılaşılan en ufak bir problemde paniklemeyen, duygularını kontrol edebilen, sakin kalıp olaylara çözüm odaklı yaklaşabilen bireyler iş hayatında aşmaları gereken büyük bir engelden kurtuluyor.
Bu özellik nadir bulunur ve oldukça değerlidir. İş ilanlarına bakıldığında dahi zaman zaman karşımıza çıkan “inisiyatif alabilecek personeller aranıyor” ibaresi de bu söylemimizi doğruluyor. Birçok kişi yalnızca kendisine verilen sorumlulukları yerine getiriyor, kendisinden bir şey istendiğinde yapıyor, soru sorulduğunda yanıt veriyor ve işle ilgili görüşlerini itinayla saklayıp görevi neyse onu yerine getiriyor. Siz de bu kesimdeyseniz iş hayatında başarı elde etme ihtimalinizin oldukça düşük olduğunu kabullenmelisiniz. İnisiyatif kullanılarak alınan her bir kararın sizin için yeni bir fırsat yaratabileceğini göz ardı etmemelisiniz.
Öğrenmesi de kazanılması da en zor yetilerden olsa da iş yerinde başarı kovalayan herkesin ne zaman susması gerektiğini öğrenmesi gerekiyor. Yerli yersiz düşündüğünü söyleyen çalışanlar zaman içerisinde hem iş arkadaşları hem de şirket yöneticileri tarafından dışlanabiliyor. Affedilmesi zor durumların ortaya çıkmasına neden olan “susamama” hali kariyer hedeflerini de baltalıyor.
İş yerinde başarılı bir dönem geçirmek istiyorsanız her şeye karışmamaya özen göstermelisiniz. Kendi işinize odaklanmalı, sizden istenenleri en iyi şekilde yerine getirmeli, çevrenizde olup bitenin farkında olarak ne zaman devreye girmeniz gerektiğini bilmelisiniz. Yaşanan bir durum özelinde ifade etmek istediğiniz görüşleriniz varsa önce derin bir nefes almalı, konuşmanın nereye gideceğini kestirmeli ve sözlerinizi söylemeden konunun sizinle ne kadar ilgili olup olmadığını değerlendirmelisiniz.
İş yerinde gelecek planlarınız varsa şirkete ve kendinize duyduğunuz saygıyı mümkün olan her şekilde göstermelisiniz. Bu söylem ışığında işe geç kalmamanız gerektiğini de giyiminize özen göstermenizin şart olduğunu da düşünebilirsiniz. Temiz, derli toplu ve şık bir şekilde işe gitme alışkanlığı kazanırsanız çevrenizde pozitif bir algı yaratabilirsiniz.
Kariyerinde hızla yükselmek isteyen kişilerin yaptıkları en büyük hata iş ve özel hayatları arasında bir denge kuramamaktır. Başarılı olmak için günün 16 saati çalışmaya gerek yoktur, başarı yalnızca ayrılan zamanın fazlalığı ile ilişkilendirilemez. Sürekli iş düşünmek ve sosyal yaşantıya zaman ayıramamak bireylerin toplumdan soyutlanmasına, mutsuzlaşmasına ve işinde de özel yaşantısında da başarılı olamamasına neden olur.