Kilosu sezonunda 5, sezon dışında 20 TL’ye kadar alıcı bulunan lime limonu, yeni bir fırsat kapısı olarak gösteriliyor. Üretimi çok zor ve sadece belli bir iklim kuşağında mümkün. Ancak pazarı hem yurtiçi hem de yurtdışında hazır…
LAMAS, Molla Mehmet, Kütdiken, Enterdonat, Lisbon, Mayer ve Lime… İsimler ilk bakışta pek bildik gelmeyebilir ama ürünü hepimiz biliyoruz. Bunlar limon çeşitleri.
Çeşit sayısı bir hayli fazla. Ancak biz içlerinden sadece biri üzerinde yoğunlaşacağız. Bu Türkiye’de üretimi yok denecek kadar az olan Lime diğer bilinen isimleriyle yeşil veya misket limonu.
Bu ürün son birkaç yılda dünya piyasalarında çok ciddi miktarda talep gören bir limon türü. Muhteşem bir tadı var. Kokteyllerde vazgeçilmez bir ürün. Dünya mutfaklarının birçoğunda yemeklerde ve tatlılarda da bolca kullanılıyor. Türkiye’de ise kullanımı her geçen yıl katlanarak artıyor. O kadar ki artık zincir marketlerin reyonlarında kendine özel bir yer de bulmaya başladı.
Hal böyle olunca biz de bu ilginç ürünü girişimciler için masaya yatırdık
İHARACAT ARTIYOR
Genel olarak tabloya baktığımızda Türkiye limon üretiminde dünya dördüncüsü. Temmuz 2010 sonu ile Temmuz 2011 sonu arasındaki son sezonda 780 bin ton limon üretip bunun 465 bin tonunu ihraç ettik. Bu ihracattan Türkiye’nin kasasında 354 milyon dolar döviz girdi. Başlıca ihracat pazarlarımızsa Rusya, Suudi Arabistan, Irak, Ukrayna ve Romanya…
Limon, sıcak iklimi seven bir meyve. Bu yüzden de Mersin, Adana, Antalya ve İzmir’de yaygın olarak üretiliyor. Ancak bazı türler var ki ekonomik olmazsa da küçük çaplı olarak Doğu Karadeniz Bölgesi’nde de meyve veriyor.
Rakamlardan görüldüğü üzere tadı her ne kadar ekşi olsa da üretim ve pazarlama tarafında tatlı bir sektör söz konusu
Bizim Lime limonuna gelince. Bu limon diğer akrabalarına oranla daha değerli bir ürün. Fiyatı kilo olarak 20 TL’ye kadar çıkıyor. Bu rakam hem üreten hem de satan için oldukça cazip.
Fiyatın yüksek olması üretimin azlığından. Sadece Mersin’in Anamur, Alanya ve Gazipaşa ilçelerinde küçük lime bahçeleri var. Ancak diğer türlerde dünya pazarlarında büyük oyunca olan Türkiye, limede de fırsat yakalayabilir. İhracatçı, yeterli üretim olması halinde pazar sıkıntısı yaşanmayacağı görüşünde.
Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Kavak da lime üretiminin yaygınlaşması durumunda ihracatta sıkıntı yaşanmayacağını düşünüyor. Kavak, “Lime şu anda ihracatçının radarında yok. Üretim çok az olduğu için iç piyasada da yaygın değil. Ancak üretici bu meyveyi yetiştirirse fırsat yakalar” diyor.
SOĞUĞA KARŞI ÇOK HASSAS
Limon soğuğa karşı hassas bir ağaç. Lime ise daha hassas. Hava sıcaklığının eksiye düşmemesi gerekiyor. Aksi takdirde ağaç komple kuruyabiliyor. Bu nedenle Türkiye’de sadece Mersin ve ilçeleri bu ağaç için uygun iklim sağlayabiliyor.
Kısaca üretici için riski yüksek bir ağaç. Hal böyle olunca da limenin yaygınlaşması zor görünüyor. Riski yüksek olduğu için kazancı da yüksek tabii. Alanya Ziraat Odası Başkanı Turgut Musluoğlu, Alanya’da sınırlı bir üretim olduğunu hatırlatarak üreticilere şu tavsiyelerde bulunuyor:
“Alanya’da üretim var ama yaygın değil. Yaygın olarak klasik limon üretiliyor. Lime için de denemeler yapılıyor. Limon üretimiyle ilgilenen arkadaşlara bahçelerinin bir bölümünde denemelerini tavsiye ederim. Bizim çiftçinin bir huyu var, gözüyle görmeden üretime girmiyor. Para kazandığını, iyi para ettiğini başkalarından görmesi gerekiyor. Fark yaratalım kaygısı az. Halbuki limeyi büyük bahçelerde yetiştirenler iyi paralar kazanabilir. Bir fırsat olabilir. Çukurova Üniversitesi 2010 yılında ciddi bir çalışma yaptı. Bazı bölgelerde küçük bahçeler de kuruldu. Ancak yaygınlaşamadı. Şu anda çok az miktardaki ürün iç piyasaya veriliyor. Bence limon yetiştiricileri mutlaka limeyi de deneyip fırsata çevirmeli.”
Türkiye’nin önemli narenciye ihracatçılarından İzmir merkezli Kral Tarım’ın yetkililerinden Erdinç İnan Yılmaz da limenin sürümünün zayıf olduğunu, bu yüzden de kayda değer cirolar oluşmadığını söylüyor.
Ağırlıklı olarak lüks barlarda tüketilen lime yavaş yavaş evlere de girmeye başlamış. Daha öncede belirttiğimiz limenin kilosu şu sıralar 20 TL’lere kadar çıkmış durumda. Bu ürünün hasadı eylül ekim ayı gibi oluyor. Fiyatlar sezonunda 5 TL’ye kadar düşebiliyor. Hem nazik hem de rekoltesi düşük bir ürün. Dönüm başına limon verimi 6 tonken limenin verimi 1 ton. Fiyat yüksekliği biraz da bu farktan kaynaklanıyor.
ÇUKUROVA’NIN DENEMESİ BAŞARISIZ
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi, 7 yıl önce limeyle ilgili çok ciddi bir çalışma başlatmış. Bahçe Bitkileri Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Turgut Yeşiloğlu önderliğinde fakültenin çiftliğinde deneme bahçeleri kurulmuş. Fakat sonuç olumsuz olmuş. Ağaçlar meyve vermeye yakın bir dönemde soğuk nedeniyle komple kurumuş. Yeşiloğlu’nun bu meyveyle ilgili değerlendirmesi şöyle:
“Limenin Adana’da yetişmesi zor. Mersin ve ilçeleri biraz daha sıcak. Ancak o bölge için de risk mevcut. Düşünün bir bahçe kuruyorsunuz, emek veriyorsunuz ve ilk soğukta hepsi kuruyor. Riski yüksek bir meyve. Ayrıca Mersin ve ilçelerinde muz üretimi ticari olarak öne çıkan bir meyve. Limenin muzla rekabet etmesi zor. Biz üniversite olarak yine de bu meyvenin gen kaynaklarını saklıyoruz. Belki yeni çalışmalarda farklı sonuçlar elde edebiliriz. Ama şimdilik bizim çalışmalar olumsuz sonuçlandı.”
Lime, farklı bir tür. Ancak limonun kullanıldığı her yerde kullanılabiliyor. Türkiye’de daha çok içki mezesi olarak tüketiliyor. Evlerde yaygın olarak tüketilmiyor. Çünkü Türkiye’de üretimi zor bir tür.
Limenin en önemli üretim yeri Meksika. Hatta Meksika limesi diye özel bir tür var. Mısır, Filipinler, Küba, Ekvator kuşağı ülkeleri ve Hindistan’da da bu meyve üretiliyor.
Dünya lime üretimi konusunda net bir istatistik yok. Çünkü limonla aynı kategoride istatistikleri tutuluyor. Egzotik bir meyve olduğu için pahalı satılıyor. Cin, mohito gibi içkilerle birlikte yaygın olarak tüketiliyor. Güzel bir aroması var. Salatalarda da kullanılabiliyor.
Lime üretimiyle ilgili çalışmalar yapan kurumlardan biri de batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü… Başkan Suat Yılmaz, “Enstitü olarak geçmişte bir çalışma yaptık. Ancak iyi sonuçlar alamadık. İleride geliştirebilirsek ve iklime uygun hale gelirse neden yaygınlaşmasın” diyor.
Denizciler şifa niyetine kullanmış
“Citrus Aurantifolia” ailesine mensup bu küçük yeşil limonların özelliği, farklı ve keskin bir aromaya sahip olması. Bazı bölgelerde limeye tadı yüzünden “tatlı limon”, küçük boyutları yüzünden de “misket limonu” deniyor. 3-5 metreye kadar uzayabilen, hoş kokulu, açık yeşil, eliptik küçük yapraklarını dökmeyen, dikenli bir ağaca sahip. Yıl boyunca morumsu-kırmızı lekeli beyaz çiçekler açan lime ağacı, bu sayede her mevsim meyve verebiliyor. 3-6 cm çapında yuvarlak ve koyu yeşil bu meyvenin etli kısımları oldukça ekşi bir tada sahip.
Lime, ağırlıklı olarak Batı Hint Adaları, Meksika, Brezilya, Peru, Karayipler, Haiti, İtalya gibi ılıman ve nemli bölgelerde yetişiyor. ABD’de de farklı türleri bulunuyor.
Denizciler, limeyi geçmişte iskorbüt (C vitamini eksikliğiyle ortaya çıkar, diş eti çekilmesiyle kendini gösterir) hastalığına karşı kullanmış. Mutfakta ve kokteyllerde kullanılan meyve çiçeksi, yoğun ve hoş bir aromaya sahip. Hafif bir kokteyl olan mohito ve cinle birlikte sıkça tüketiliyor.
Migros, yılda 20 ton lime satıyor
Limenin tüketimi her geçen gün artıyor. Pahalı olmasına rağmen tüketicinin ilgisi de her geçen gün artıyor. Halen Migros marketlerinde limenin kilosu 20 TL’den satılıyor. Migros Ticaret yetkilileri, yılda ortalama 20 bin kilo lime sattıklarını açıklıyor. Migros, satışını yaptığı limeleri ağırlıklı olarak Meksika ve Brezilya’dan ithal ediyor. Kaynak : İdriz Çokal/Para