Solucan gübresi üretimi, son yıllarda dünya genelinde değerli hale gelen ve ülkemizde de hızla gelişen iş fikirleri arasında yer alıyor. Bu işe başlamak için çok yüksek sermayeler gerekmiyor. Solucan gübresi üreticiliğinin hem karlılığı yüksek hem de pazarı giderek genişliyor. Bu nedenle ek gelir elde etmek isteyen kişiler dahil olmak üzere pek çok girişimci bu alanda faaliyet göstermeyi tercih ediyor. Ve bu sektörün girişimcileri kendi başarı öyküleri ile hepimize ilham veriyor. Solucan gübresi üreterek zengin olan girişimcilerin başarı hikayelerine birlikte göz atalım.
Evinin Bodrumunda Başladığı İş Zenginliğin Yolunu Açtı
Solucan gübresi üreterek zengin olan girişimcilerden biri de Ahmet Gör. Ankara’da yaşayan Ahmet Gör, solucan gübresi üretimine başladıktan üç yıl sonra sektörün zengin isimleri arasına katılmayı başarmış.
2014 yılında tesadüfen sosyal medyada bu iş fikri ile karşılaşan Ahmet Gör, evinin bodrum katında 10 bin adet solucan ile gübre üretimine başlamış. Tüm enerjisini bu işi ayıran girişimci solucanlarının sayısının her ay iki katına çıkmaya başladığını fark etmiş. On milyon solucana ulaştıktan sonra ciddi miktarda solucan gübresi elde etmeye başlayan Ahmet Gör, kısa sürede 300 milyondan fazla solucan sayısına ulaşmış. Bu noktada Ankara’daki ve İstanbul’daki şirketler ile iletişime geçerek ürettiği solucan gübrelerinden numune göndermiş. İki şirketle anlaşma yapan Ahmet Gör kısa sürede bu işten büyük paralar kazanmaya başlamış. Ahmet Gör, solucan gübresi üretimi yapmayı düşünen girişimcilere; hala solucan gübresi temini konusunda açık olması nedeni ile sektöre girmekten çekinmemelerini öğütlüyor. Para kazanacak noktaya gelmek için gece gündüz zaman ayırmanın gerektiğini vurgulayan Ahmet Gör, sektöre giriş yapmayı düşünen yatırımcıların bunu göze alması gerektiğini belirtiyor.
Solucan Gübresi Üreticiliği Emekliler İçin De Gelir Kapısı
Oldu
Oldu
Devlet memurluğundan emekli olan İzmirli iki girişimci
solucan gübresi üretimindeki fırsatları fark edince pazar ve yemek fabrikası
atıklarını kullanarak sıfıra yakın maliyetler ile kendilerine bir iş kapısı
açmışlar. Pazar yerlerindeki atıkları kullanan Turhan Akay ile yemek
fabrikalarının atıklarını kullanan Cevat Ülkü yeni faaliyet alanları sayesinde
oldukça iyi bir gelire sahip olmalarının yanı sıra çevreci bir yaklaşım
sayesine topluma da katkıda bulunduklarını vurguluyorlar.
Ziraat Fakültesi’ndeki memurluk görevinden emekli olan
Turhan Akay evinin bodrumunda hobi olarak solucan gübresi üretimine başlamış.
Bahçesindeki limon ağaçlarında kullandığı solucan gübresinin yararlarını görünce
bu işe dört elle sarılmış. Bin adet olan California solucanı sayısını kısa
sürede 50 bin adete yükseltmiş. Evindeki atıkların yanı sıra semt pazarlarında
bulunan atıkları toplayarak işini sürdürmüş. Böylece kendi çapında çevre
kirliliğinin de önüne geçtiğini belirten Turhan Akay, solucan gübrelerini
seralara satmaya başlamış.
Asker emeklisi Cevat Ülkü sektöre 200 bin solucan ile adım
atmış. Yaklaşık dokuz ay sonunda 4 milyon solucana ulaşmış. Cevat Ülkü
üretimini sürdürürken bir yandan da pazarlama ağını oluşturmuş. Solucan gübresi
üretimi esnasında yemek fabrikalarının atıklarını kullanan Cevat Ülkü bu
aşamada çevre dostu bir yaklaşım sergilemenin kendisi için çok önemli olduğunu
vurguluyor. Cevat Ülkü’nün verdiği bilgilere göre solucanlar kendilerini korumak
için “sölom” isimli bir sıvı salgılıyorlar. Bu sıvı gübreye geçerek bitkinin,
kök hastalıklarına karşı daha dirençli olmasını sağlıyor. Aynı zamanda çok
yararlı bir toprak düzenleyicisi olan solucan gübresi toprağın besin değerini
artırıyor. Solucan gübresinin fazlası ise bitkiye kesinlikle zarar vermiyor.
Evinin Banyosundan 6 Bin Metrekarelik Dev Tesise
Balıkesir’de yaşayan kadın girişimci İlknur Pazarcık, evinin banyosuna koyduğu bir metrekarelik kutu ile deneme amaçlı olarak solucan gübresi üretimine başlamış. Tabii bu arada hobi olarak gördüğü bu işin 4 yılın sonunda kendisine 6 bin metrekarelik dev bir tesis kazandıracağına dair en ufak bir fikri bile yokmuş. İlknur Pazarcık solucan gübresi üretimi ile ilgili ilk bilgileri eşinden almış. Gemi kaptanı olarak sık sık yurt dışına çıkan eşinin ABD’de bir dergide solucan gübresi üretimi ile ilgili okuduğu yazıyı kendisine anlatmasından sonra İlknur Pazarcık solucan gübresi üretimi yapan tesisleri gezmiş ve bu işi yapmaya karar vermiş.
Deneme amaçlı olarak evinin banyosundaki 1 metrekarelik kutu ile solucan gübresi üretimine başlamış. Kutu küçük gelmeye başlayınca üretim alanını evlerinin araba garajına taşımış. Yaklaşık bir yıllık bir deneme süresinin ardından İlknur Pazarcık 2014 yılında 318 metrekare kapalı alana sahip bir tesis kurmuş. Kurulum aşamasında KOSGEB’in makine, ekipman ve hibe desteğinden yararlanmış. KOSGEB’den 100.000 TL destek alarak başladığı işini şu an milyonlarca liralık değere sahip hale getirmiş. Aylık 50 tondan fazla solucan gübresi üretimi yapan İlknur Pazarcık Türkiye’nin pek çok ilçesine gübre satışı için danışmanlık büroları kurmuş. Pazarcık ürettikleri solucan gübrelerini ağırlıklı olarak Karadeniz bölgesindeki çay üreticileri ile Antalya yöresindeki seracıların aldığını belirtiyor.
Organik Bitki Yetiştirmek İçin Girdiği Yolda “Solucan
Kraliçesi” Oldu
Kraliçesi” Oldu
Kurumsal iş hayatına son verdikten sonra farklı iş kollarını deneyen Burçin Karababa, kızının alerjik hastalığı nedeni ile balkonunda organik sebze yetiştirmeye başlamış ve bu kelimenin tam anlamı ile hayatının dönüm noktası olmuş. Organik sebze yetiştirmeye çalışırken solucan gübresi ile tanışan Burçin Karababa 2005 yılında 50 solucan ile kendi işini kurmuş ve Türkiye’nin solucan gübresi üreten ilk işletmesini açmış. Tesis son derece hızlı bir büyüme sergilemiş. Ürettiği ürün ile bir ilke imza atan ve milyarlarca solucanı ile organik tarım sektörünün lideri konumunda olan Burçin Karababa’ya “solucan kraliçesi” ismi takılmış. Ekosol Tarım ve Hayvancılık A.Ş. bugün Türkiye’nin en büyük ve ilk solucan gübresi işletmesi olarak hizmet vermeye devam ediyor.
Solucan Gübresi Üretimine Bir De Çocuk Cerrahisi Uzmanının
Gözünden Bakın
Gözünden Bakın
Solucan gübresi üreterek zengin olanlardan biri de Cezmi Saday. Op.Dr.Cezmi Saday asıl mesleğinden sonra solucan gübresi üreticiliği de yapmaya karar vermiş. Aydın’ın Efeler ilçesinde solucan ve solucan gübresi üretimi yapan Cezmi Saday, solucan gübresi ile tanıştıktan sonra dünyada bu alanda faaliyet gösteren tüm ülkeleri ziyaret etmiş. Tesisleri gezen Cezmi Saday, üniversitedeki arkadaşları ile birlikte pek çok akademik çalışma yürütmüş. Türkiye ikliminin kırmızı kompost solucanları için çok elverişli olduğunu gören Cezmi Saday Antalya, Aydın ve İzmir Foça’da yer alan tesislerinde her yıl tonlarca organik solucan gübresi üretimi gerçekleştiriyor. Türkiye Solucan Gübresi Üreticileri Derneği’nin (TOSGEB) Bilim Kurulu Başkanlığı görevini de yerine getiren Cezmi Saday, Türkiye’nin yapılacak doğru uygulamalar sonucunda solucan gübresi üretiminde dünyada lider olabileceğine dikkat çekiyor. Tarımsal ve hayvansal atığın çok bol olduğu ülkemizde organik gübre ve organik solucan gübresi üretimi için müthiş bir hammadde bulunduğunu vurgulayan Cezmi Sadak, bu atıkların ekonomiye kazandırılması gerektiğini savunuyor.
Ek Gelir Elde Etmek İsterken Zengin Oldu
Sivas’ta yaşayan emekli Osman Çakmak, ek gelir elde etmek amacı ile on bin adet ile başladığı solucan gübresi üreticiliğinde solucan sayısını 3 yıl gibi kısa sayılabilecek bir sürenin sonunda milyonların üzerine çıkarmış. Osman Çakmak evinin zemin katında yer alan toplam 20 metrekarelik bir alanda solucan gübresi üretimine başlamış. Çakmak, tarım alanlarını gübreleme amacı ile kullanmak için talep edenlere de solucanlarından hediye ediyor. Solucanların sayısının katlanarak arttığını belirten Osman Çakmak, solucanların soğuk havayı sevdiğini bu nedenle Sivas’ın ikliminde oldukça yüksek bir randıman aldığını belirtiyor.