Yatırım çılgınlığının ekseni son günlerde kaymaya başladı. Piyasalardaki aşırı oynaklık ve yüksek kazanç sağlama isteği yatırımcıları ve fon sahiplerini altın gibi değerli emtialar dışında yeni alanlara yöneltiyor. Bir yatırım aracının miladı dolarken yeni bir bakir alanın keşfedilmesi çok fazla zaman almıyor. Nihayetinde son günlerde yaşananlar yine bunun benzeri. Yine ilk bizim duyurduğumuz “Yatırım çılgınlığı hamlesi” bu sefer tarım arazileri üzerinden gerçekleşiyor. Servet sahipleri gerek küresel ısınmanın artmasını gerek bu gibi verimli alanların azalmasını gerekse tarıma dayalı emtia fiyatlarındaki artışı lehlerine çevirmek için tarım arazinelere akın ediyor. Yatırım sihirbazı ve spekülatör George Soros’tan tutun da emtia fiyatlarındaki tahminleriyle yıldızı parlamış Jim Rogers’a kadar milyon dolarlık fon sahipleri artık bu alanlara ciddi yatırımlar yapıyorlar. Soros, elindeki altını bile bozdurup bu alana yönelmiş durumda.
İSTANBUL ÇABUK UYANDI
Bu trend Türkiye’de de kendini özellikle bir kaç yıldır iyice hissettirmeye başladı. Bu konuda ilk atağa geçenler tabi ki İstanbul yatırımcısı oldu. İstanbul’un büyük bir pazar oluşu ve tarım ürünlerine olan gereksinimin her geçen gün bu bölgede artış kaydetmesi, büyük servet sahiperini, vakıfları ve firmaları erken hareket edip bu yatırım fırsatlarını bir an önce kullanmaya itiyor. Sonuçta İstanbul’a yakın çevrelede faaliyet gösteren emlak uzmanları da bu görüşü doğrular nitelikte. Öyle ki, 2000-3000 dönümlük araziler peynir ekmek gibi gidiyor. Özellikel Edirne va Adapazarı bölgesine son 1 yılda artarak devam eden yoğun bir ilgi var. Firmalar ve kişiler burada arazi avına çıkmış durumda. Büyük parça halindeki tarım arazilerinin azlığı ve talebin yoğunluğu buradaki fiyatları 5 kat kadar artırmış durumda. Yani 2-3 bin lira olan arazilerin dönümü bazı verimli bölgelerde 15 bin liraya kadar fırlamış.
ANADOLU’DA HENÜZ HİSSEDİLMEDİ
Sermayenin de yoğun olması nedeniyle fiyatlar özellikle İstanbul’a yakın tarım bölgelerinde hızla artarken Anadolu’da durum biraz daha farklı. Büyük servet sahiplerinin yatırımları hâlâ konuta dayalı devam ediyor. Örneğin, tarım ambarı Adana Çukurova’da tarım arazilerin fiyatları rutin artışını yaşarken bu bölgedeki imarlı arsaya olan talepte son 5-6 yıldır bir patlama yaşanıyor. Yeni yatırım çılgınlığına Türkiye’deki fon sahiplerinin tepkisini belirlemek için konuyu bölgesine hakim ve konusunda uzman kişilere sorduk. Ve ilginç sonuçlara ulaştık.
FİYATLAR 5 KAT ARTTI
Adapazarı Emlak Komisyoncuları Odası Selçuk Başak, özellikle son 5-6 yıldır yoğun bir ilgi olduğunu aktarıyor. Buna bağlı olarak da fiyatların yaklaşık 5 kat arttığına dikkat çeken Başak, ilginin özellikle Kaynarca ilçesinde yoğunlaştığına dikkat çekiyor. Son günlerde firmaların da yoğun arsa arayışına girdiğini belirten Başak, şunları söyledi:
“Bugün 100-1000 dönüm arasında arsa arayanlar oluyor. Arsa spekülatörlerinin yoğun çalışması söz konusu. Kaynarca ilçesi, Aşırılar köyüne yoğun ilgi oldu ve bu devam ediyor. 300-500 dönümlük arazi toplayanlar oldu. Bunu alanlar daha sonra parça parça sattılar. Şahıslara bire bir tarınm arazisi sattık. Ürün yetiştirip buradan İstanbul’a pazarlayanlar var. Yatırımcılar buradan 30-50 dönüm tarım arazisi alıp kendi ürününü yetiştiriyor ve bunu İstanbul’da pazarlıyor. Bu arazilerin dönüm fiyatları 5 yıl önce 2-3 bin liraydı. Bugün ise 15 bin liraya kadar çıktı. Arazileri toplayıp İstanbul’daki alıcılara parça parça satıldığını zaman zaman duyuyoruz.”
2000 DÖNÜMLÜK ARAZİYİ SATMAK DAİRE SATMAKTAN KOLAY
Edirne-Keşan’da faaliyette bulunan yerel emlak uzmanı Kudret Uybaş’ın verdiği bilgiler ise tarım arazisine olan ilginin hangi boyutta olduğunu gözler önüne seriyor. Özellikle son bir kaç yıldır bölgedeki tarım arazilerine yönelik yoğun bir ilginin yaşandığına işaret eden Uybaş, hem yabancı ortaklı firmaların hem de vakıfların bu bölgeye akın ettiğii belirtiyor. “Küresel ısınma nedeniyle buralardaki arazilerin daha da değerleneceğini öngören yatırımcıların yoğun ilgisiyle karşılaşıyoruz” diyen emlak uzmanı, 1000 dönüm ve üzerindeki arsalara olan ilginin çok daha yoğun olduğunu aktarıyor. Daha kısa bir süre önce bir vakıfa 2150 dönümlük tarım arazisi sattıklarını aktaran Uybaş, 1100 dönümlük bir arazinin İstanbul’dan bir emlakçı tarafından satın alındığını ifade ediyor. “Yoğun bir talep söz konusu” diyen Uybaş, Arap fonlarının da İstanbul’daki taşeron firmaları üzerinden bu bölgede tarım arazisi aradıklarını kaydetti.
Tarım arazilerinin fiyatları hakkında bilgi de veren Uybaş şunları söyledi: “İkinci sınıf tarım zarzilerinin dönüm fiyatları bin liraydı; 1.500 liraya çıktı. Bir firma yabancı ortakla hayvancılağa yönelik bir arazi bakıyor. Öte yandan, süt keçisi yetiştirmek için bir arazi alındı. Bunu alanlar ilk etapta 200 dönümlük bir arazi aldılar fakat bu miktarı 800 dönüme çıkarmak istiyorlar. Bu arazinin dönümü 1.200 liraya satıldı. Fakat bu bölgedeki fiyatlar 2000 liraya kadar çıktı. Kuru tarım arazi dönümü ise 3000 liraya çıktı. Yani fiyatlar 2 kat artış kaydetti. Yatırım aracı olarak bu arazilere İstanbul’dan yoğun bir ilgi var. Bugün elimde 2000 dönümlük bir tarım arazi var. Ben bunu 1 haftada satabilirim. Bunun da değeri 6 milyon lira yapıyor. Ama tek parça yer bulmak zor. 2000 dönümlük bir araziyi satmak Edirne’de bir daire satmaktan daha kolay. Çeltik arazilerine de ilgi artışı dikkat çekiyor. Çeltik arazisi fiyatları 5-6 bin lira arasında değişiyor. Trakya’da her yıl bu arazilere olan talepte yüzde 20 artış var. Pirinç üretimi buna bağlı her yıl yüzde 20 artıyor. Çünkü buğdaydan daha kârlı.”
OLAĞAN DIŞI BİR TALEP YOK
Adana Tüm Emlakçılar Esnaf Odası Rabia Ülkü Uçar, tarım arazilerine olağandışı bir talebin bulunmadığını fakat imarlı arsa fiyatlarında hareketliliğin sürdüğüne dikkat çekti. “Yurtdışı kaynaklı ya da yerli fonlardan tarım arazisine çok fazla ilgi yok” diyen Uçar, “Adana’da her dönem bir ilgi var. Ama bu ilgide şu anda aşırı bir artış yok. Buna bağlı olarak Adana’daki tarım arazisi fiyatlarının çok fazla artacağını düşünmüyorum. Rakamlarda geçen yılla bu yıl arasında anarmol bir artış olmadı. Dömüm fiyatlarında bu yıl yüzde 15-20 artış oldu. Verimli tarım arazilerinin dönüm fiyatları ise 4-8 bin lira arasında değişiyor” şeklinde konuştu.
Yeni yatırım çılgınlığı: Tarım arazisi
Dünyanın en büyük fonları altın satıp tarım arazisi aldı. Altın ekip, toprak biçecekler. Servet sahiplerinin güvenli limanı altına olan talep giderek artıyor. Piyasalardaki aşırı dalgalı seyir ve belirsizlik ortamı yatırımcıların ve fonların nakit varlıklara ve bu değerli madene akın etmesinde etkili oluyor. Buna bağlı olarak ise altın rekor üstüne rekor kırıyor. Fiyatlar son günlerde aşırı arttı ve 1.800 dolar/ons da aşıldı. Yerlisi, yabancısı hemen her kanattan küçük-büyük demeden altına bir hücüm yaşanıyor. Bu maraton koşucusu 12 yıldır durmaksızın koşuyor ve bir gün zirveye ulaşacak.
1999 yılına baktığımızda altıın son 20 yılın en dip seviyesine (252.8 dolar/ons) geldiği görülüyor. Tabii bu dönemde IMF altın satıcısı konumundaydı. Avustralya ve İngiltere merkez bankaları da öyle. Ve sonrasında başlayan ralli 12 yıl sürdü.
Altının geldiği bu seviyeler ise bazı uzmanlar tarafından kritik olarak nitelendirilse de yükselişin devam edeceğini öngörenler de yok değil. Altın fiyatların artık balonun oluştuğunu öngören ve düşünen fonlar (akıllı para) ise portföylerindeki altını satıp tarım arazisine yöneliyor. Yani milyar dolarlık bu fonlara göre yeni güvenli liman altın değil “verimli toprak!”
Bir çok yatırımcı Amerika’dan Avrupa’ya, Avrupa’dan Latin Amerika ve Afrika’ya kadar bir çok bölgede araziye yatırım yapıyor. İşte bu alana yönelen yatırımcıların başında para shirbazı Soros geliyor. Soros geçtiğimiz ocak ayında altının balon olmaya başladığını ima eder nitelikte açıklamalarda bulunmuştu. Ve sonucunda portföyündeki altın ve gümüşü elinden çıkardı.
Soros Güney Amerika’daki çiftlik alanında faaliyet gösteren Adecoagro SA’nın yüzde 23.4 ortağı konumunda. Yine hedge fonlardan Ospraie Management LLC ve Passport Capital LLC toprağa yatırım yapıyor.
Rogers Holding’in başkanı Jim Rogers da şu anda dünyadaki en iyi yatırımın tarım arazisi olduğunu belirtiyor. Bu kişi 1996’da emtialardaki ralliyi de tahmin etmişti. Öyle görünüyor ki tarım ürünlerinin fiyatları önümüzdeki süreçte bu hedge fonların spekülasyonuna bağlı olarak artış trendini koruyacak.
Yine hedge fon yöneticilerinden Stephen Diggle da bu alanın “güvenli liman” olduğunu belirtiyor. Bu fon yöneticisi de Lehman’ın batmasından sonraki süreçte kendi parasıyla tarım arazisi alımına başladı. Diggle ayrıca, herkesin ‘altın al’ dediğini belirtirken “Fakat günün sonunda altını yiyemezsin” diyor.
Doğal kaynaklara ytırım yapan TIAA- CREF şirketinin Başkanı Jose Minaya ise tarım arazisine yatırımın “en az riski yatırm” olduğuna dikkat çekiyor.