Dünya ticaretinde son dönemlerde yeni satış ve pazarlama metotları uygulanıyor ve ekonomide hızın ve güvenin birbirini tamamlayan iki önemli etken haline geldiği bariz bir şekilde görülebiliyor. Ne yazık ki kendisini bu yeni ortama adapte edemeyen firmalar varlıklarını sürdürmek konusunda zorlanabiliyor. Özellikle son on yılda iş dünyası internetin gücünün farkında olarak bunu başarılı bir şekilde kullanıyor. İnternete ilave olarak kullanımı yoğunlaşan araçlar arasında artık e-ticaret portal ve veri tabanları da bulunuyor. Şunu da belirtmekte fayda var ki internet üzerinden pazar ya da tedarik kaynağı araştırıldığı esnada bu kaynakların güvenilirliğinin sorgulanması büyük önem taşıyor.
Türkiye’nin 2023 yılı için belirlenen 500 milyarlık ihracat hedefinin gerçekleştirilmesine yönelik olarak KOBİ’lerin de yurt dışına büyük ölçüde açılmaya başladığı görülüyor. Bu noktada en büyük avantaj firmaların tek bir ülke piyasasına bağlı olmaması ve değişen pazar şartlarına bağlı olarak farklı ülkelerle ticaret yapabilmesi nedeni ile ihracatta kriz yaşanmaması olarak kabul ediliyor.
Yurt Dışına Açılmak İçin En Önemli Etken Kalite
İhracat işlemlerine ağırlık vermek isteyen tüm işletmeler yurt dışı ile iş bağlantılarını güçlendirmek ve yeni müşteriler edinmek istiyorlar. Bu yaklaşım işletmelerin yanı sıra ülke ekonomimiz için de oldukça büyük katkı sağlayabiliyor. Bununla birlikte yurt dışında müşteri bulmak isteyen işletmelerin öncelikle potansiyel müşterilerinin ihtiyaç duyduğu kaliteye ve özelliklere sahip ürünler üretebilmeleri gerekiyor. Bunun yanı sıra ürün yelpazesine inovatif ürünlerin eklenmesi ve rekabetçi fiyatlar belirlenmesi de yurt dışında müşteri bulmak isteyen işletmeler için bir avantaj halini alabiliyor.
Yurtdışında müşteri bulmak isteyen işletmelerin öncelikle detaylı bir yurt dışı pazar araştırması yapmaları, hangi ülkeleri hedefleyeceklerini ve bu ülkelerin pazarlarına giriş stratejilerini belirlemeleri gerekiyor. Bu konuda daha önceden belirlenen ve uygulanan temel stratejiler de bulunuyor. Bu nedenle yeni pazarlara girilirken yeni stratejiler keşfedilmesi zaman kaybına yol açabildiği gibi maddi kayıplar açısından da risk taşıyabiliyor.
Yeni ülkelerdeki pazarlara girmek isteyen işletmelerin pazarlama ve satış hedefleri için neleri kıstas alacakları ve bu kıstasların nasıl belirleneceği konusunda bir fizibilite çalışması yapması öneriliyor.
Profesyonel Bir Web Sitesi Fark Yaratır
Potansiyel müşterilerin söz konusu şirketi ve şirketin ürünlerini tanıması için güncel, optimize, hızlı açılan, profesyonel bir şekilde hazırlanmış ve İngilizce dil seçeceği de bulunan bir web sitesinin kullanılması yurt dışında müşteri bulmak isteyen markalar için bir avantaj olabiliyor. Hedeflenen ülkeye göre diller belirlenirken bu konuda kullanıcıların işini teknolojik olarak kolaylaştıran bazı programlar da bulunuyor. Web sitelerine kurulan belirli programlar ile artık web sitelerinin pek çok farklı dili desteklemesi sağlanabiliyor. Ancak her zaman için profesyonel çeviri hizmeti alınan siteler daha büyük etki yaratabiliyor. Bunun yanı sıra web sitesinin kullanıcı dostu olması, ürünler hakkında detaylı bilgilere, ambalajlama ve yükleme şekilleri ile ilgili ayrıntılı bilgilere yer vermesi de önemli noktalar arasında yer alıyor. Ve tabii ki firmanın güncel iletişim bilgilerinin ve özellikle e-posta adresinin web sitesinde kolay ulaşılır bir alanda bulundurulması potansiyel müşterilerinizin size ulaşımı açısından önem taşıyor.
Sosyal Medya Etkisi Hafife Alınmamalı
Sosyal medya hayatımızın her alanında yer aldığı gibi yurt dışında müşteri bulmak isteyen firmalar için de artık neredeyse biz zorunluluk olarak kabul ediliyor. Yurt dışında müşteri bulmak istiyorsanız sizin de rekabette öne çıkmak için sektörünüze ve ürününüze göre birden fazla sosyal medya mecrasında yer almanız gerekiyor. Bu mecralarda aktif olan firmalar daha çok kişiye ulaşabiliyor ve daha çok müşteri bulabiliyorlar.
Google aramalarında üst sıralarda çıkmayı sağlayacak, alibaba.com ve benzeri B2B sitelere üye olan firmalar yurt dışındaki müşterilere daha kolay erişebiliyorlar. Ayrıca B2B ticarette, özellikle Linkedln’de bulunmanın hedef karar vericilere ulaşmak açısından önem taşıdığı biliniyor. Linkedin pek çok uzman tarafından iş dünyasının Facebook’u olarak adlandırılıyor ve özellikle yurt dışında iş dünyasının sosyal paylaşım sitesi olarak aktif şekilde kullanılıyor. Bu siteyi aktif olarak kullanan firmalar hem potansiyel müşterileri ile iletişim kurabiliyor hem de sektörleri ile ilgili güncel bilgilere erişebiliyorlar. Bunun yanı sıra sektörel yayınlara ve dergilere reklam vererek de potansiyel müşterilerin dikkatinin çekilmesi söz konusu olabiliyor.
Yurt dışında müşteri bulmak isteyen firmalar Google Adwords reklamları aracılığı ile web sitelerini, ürünlerini ve şirketlerini ulaşılabilir kılmayı ve hedef ülkelerde belirlenmiş anahtar kelimeler üzerinden reklam vermeyi de tercih edebiliyorlar. Ayrıca alanınız ile ilgili niş sitelere reklamlar vermek de yeni müşterilere ulaşmanızı sağlayacak yollardan biri olarak kabul ediliyor.
İlgili Kurumların Kapısı Çalınmalı
Hedef ülkelerdeki Türk Ticari Ateşelikleri ile iletişime geçilerek ilgili sektördeki ithalatçıların listesi de temin edilebiliyor. Ayrıca; Ticaret Odaları, İhracatçı Birlikleri, TOBB gibi kuruluşların duyurularının düzenli olarak takip edilmesi de firmalar için avantaj sağlıyor. Böylece organize edilen yurtdışı gezileri, ülkemize gelen alım heyetleri, fuarlar ve talepler ile ilgili güncel bilgilere sahip olabiliyorlar.
Uluslararası Fuarlar Büyük Fırsatlar Barındırıyor
Yurt dışında müşteri bulmak isteyen firmalara, uluslararası fuarlara katılmak da büyük fayda sağlayabiliyor. Sektörleri ile ilgili tedarikçilerin, rakiplerin ve müşteri adaylarının bir arada bulunabileceği ve gözlemlenebileceği fuarların takip edilmesi, gerek ziyaretçi gerek katılımcı olarak bu organizasyonlarda bulunulması başarılı ticari ilişkiler kurulmasında etkili olabiliyor. Bununla birlikte yurt dışı fuarlara katılacak firmaların bunu bir takvime yayması ve katılımdan önce fuarla ilgili beklentilerini netleştirmeleri öneriliyor. Böylece hedeflerine ve beklentilerine göre doğru planlama ile doğru bağlantılar kurma ihtimalleri artıyor. Ayrıca Türkiye’de de yabancı ziyaretçilerin ya da katılımcıların olduğu fuarların da göz ardı edilmemesi gerekiyor.
Her ne kadar daha eski bir yöntem olsa da e-mail pazarlaması da firmanın tanıtımı, tepkilerin ölçülmesi ve potansiyel müşteriler ile ilk kontağın kurulması noktasında etkili yöntemlerden biri olarak kabul ediliyor. Bu yolu denemek isteyen firmaların hem şirketlerini hem de ürünlerini tanıtabilecekleri görsel bir sunuma ihtiyaçları oluyor. Bu sunumun İngilizce ve birkaç dilde hazırlanması ise daha büyük etki oluşturulmasını sağlayabiliyor.