Dünya üzerinde şimdiye kadar yayınlanan kitapların sayısını bilmiyoruz. Ancak bildiğimiz şey okunması gereken çok fazla kitap olduğu ve her geçen gün bunlara yenilerinin eklendiği. Tamam kabul ediyoruz, bazı kitaplar filmlere uyarlanıyor ama gerçek kitapseverlerin çoğu kitap uyarlamalarını izlemektense kitabı okumayı tercih ediyorlar, kitap okumanın kendilerine sağladığı hayal kurma özgürlüğünün kitabın filme uyarlanması durumunda ellerinden alındığını hissediyorlar. Göz atmak isteyenler için en çok okunan kitaplar özelinde bir liste hazırladık.
Kişisel gelişimden çocuk kitaplarına maceradan tarihe şiir
kitaplarından denemelere kadar pek çok kategoride çok okunan ve çok beğenilen
hatta bir o kadar da keşfedilmeyi bekleyen kitap olsa da ne yazık ki bunların
hepsinden bahsedebilme şansımız yok. O nedenle yazımızda size şimdiye kadar en
çok okunan kitaplardan bahsedip bu listelerin uzayıp gitmesini sağlayacak
şekilde toplumsal okuma alışkanlıklarımızın gelişmesini diliyoruz.
Don Kişot – Don Quıxote

En çok okunan kitaplar listemizin başında bir klasik var. İspanyol yazar Miguel de Cervantes’in dünya edebiyatına kazandırdığı başyapıtlardan biri olan Don Kişot 2 ciltten ve yaklaşık 900 sayfadan oluşuyor. İnsanın gençlikte, orta yaşta ve ihtiyarlıkta olmak üzere hayatında üç kez okuması gerektiğine dair görüşler bulunan Don Kişot tüm dünyada ve ülkemizde en çok okunan ve beğenilen kitaplar arasında yer alıyor. La Mancha’lı şövalye Don Quixote ve silahtarı Sancho Panza’nın serüvenlerinin anlatıldığı eser Batı Edebiyatı’nın kurucu eseri ve ilk modern roman olarak da kabul ediliyor. Yine bazı edebiyat çevreleri Don Kişot’un şimdiye kadar yazılmış en iyi edebi eser olduğunu savunuyor. Tüm zamanların en çok dile çevrilen, kendisine en çok gönderme yapılan ve en çok okunan romanı olan Don Quixote’nin yayınlanışının yıl dönümlerinde İspanya’da okuma maratonları yapılması ve sıraya giren insanların kitaptan bir iki cümle okuması sonucunda tüm eserin yaklaşık iki günde okunması da günümüzde eserin popülaritesini korumaya devam ettiğinin göstergelerinden biri olarak kabul ediliyor.
İki Şehrin Hikayesi – A Tale Of Two Cıtıes

Charles Dickens tarafından kaleme alınan İki Şehrin Hikâyesi, dünya edebiyatının klasikleri arasında yer alıyor. Edebiyat otoritelerinin Dickens’ın yazdığı en iyi tarihi roman olarak adlandırdığı İki Şehrin Hikayesi temelinde Fransız Devrimi’ni Londra ile Paris şehirleri arasında gelişen olay kurgusu ile birlikte anlatıyor. Dickens bu eserinde dönem Paris’inin sosyolojik yapısı ile ilgili analizlere yer verirken aynı zamanda sınıf mücadelesini, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik söylemlerinin yükselişini de acılarla dolu bir aşk üçgeni içerisinde ele alıyor. Dünya genelinde 200 milyonun üzerinde satış rakamlarına ulaşan İki Şehrin Hikâyesi çarpıcı sonu ile de akıllarda yer ediyor.
Yüzüklerin Efendisi – Lord Of The Rıngs

J.R.R.Tolkien’in fantastik edebiyatın en önemli eserlerinden
biri olarak kabul edilen üçlemesi Yüzük Kardeşliği, İki Kule ve Kralın Dönüşü
kitaplarından oluşuyor. Kitabın yazımı esnasında Nibelungenlied ve Volsung
Sigurd isimli Alman ve İskandinav destanlarından esinlendiğini belirten
Tolkien’in satış rekorları kıran fantastik edebiyat üçlemesi 1937 tarihli
Hobbit isimli eserin devamı niteliğini taşıyor. Yazarın Orta Avrupa
mitolojisinde yer alan peri masallarından esinlenerek oluşturduğu bazı
karakterlerin Tolkien’in kendi yarattığı Orta Dünya’nın efendisi olmasında
büyük role sahip olduğu kabul ediliyor. Satış rakamı ile tüm zamanların en çok
satan ikinci romanı olan Yüzüklerin Efendisi fantastik edebiyat severlerin
başucu kitabı olma özelliğini de korumaya devam ediyor.
Küçük Prens – Le Petıt Prınce

En çok okunan kitaplar arasında bir çocuk kitabı mı var? Her yaştan çok büyük bir okuyucu kitlesine sahip olan Küçük Prens bir çocuğun gözünden büyüklerin dünyasını anlatıyor. Kimi zaman çocuk kitabı olarak kategorilere ayrılsa da aslında Antoine de Saint-Exupery’nin eşsiz eseri içinde barındırdığı hayat felsefesi ile hem Fransız hem de dünya edebiyatının en değerli eserleri arasında yer alıyor. Yetişkinlerin sahip olduğu tipik yaşam biçimlerinin eleştirilerine de yer verilen Küçük Prens okuyanlarda adeta bağımlılık yapan ve zaman zaman yeniden okunma ihtiyacı hissettiren muhteşem eserler arasında yer alıyor.
Da Vıncı Şifresi – Dan Brown

Dan Brown tarafından kaleme alınan bir macera – gerilim
romanı olan Da Vinci Şifresi Harvard Üniversitesi Profesörü Robert Langdon’ın
etrafında şekilleniyor. Paganizm ve Hristiyanlık arasındaki bağlantılarına da
yer veren eser olay kurgusu ve tarihi dokusu sayesinde kitapseverlere keyifli
zamanlar yaşatıyor. Sanat tarihi ve sembolizm ile ilgilenenlerin büyük zevkle
okuduğu eser aynı zamanda sahip olduğu polisiye macera tadı ile okuyuculara tek
bir kitapta birden fazla deneyimi yaşatmayı başarıyor. Tüm zamanların en çok
satan ve okunan kitaplarından biri olan Da Vinci Şifresi beslendiği komplo
teorileri ve eğlenceli bulmacalar ile roman boyunca okuyucunun ilgisini canlı
tutabiliyor.
Çavdar Tarlasında Çocuklar – The Catcher In The Rye

1951 yılında basılan Çavdar Tarlasında Çocuklar en çok okunan
kitaplar listelerindeki yerini koruyor. J.D.Salinger’ın tek romanı olan Çavdar
Tarlasında Çocuklar ergenlik çağında isyankâr bir çocuk olan Holden Caufield’ın
masumiyeti arayışını iç burkucu bir şekilde anlatıyor. Yetişkin dünyanın
düzenine karşı gelişin anlatıldığı kitap dünya edebiyat tarihindeki en başarılı
eserler arasında sayılıyor. Basit bir dili ve yalın bir anlatımı olan Çavdar
Tarlasında Çocuklar lise çağındaki bir çocuğunun psikolojisini çok başarılı bir
şekilde ele alıyor ve her yaştan okurun başucu kitaplarından biri olmaya devam
ediyor.
Lolita – Vladimir Nabokov

Vladimir Nabokov’un iki kez beyazperdeye de aktarılmış olan
romanı Lolita orta yaşlı Dr.Humbert’in 13 yaşındaki Dolores’e karşı engel
olamadığı aşkı ve bu aşktan dolayı yaşadığı bunalımları, duygusal çatışmaları
anlatıyor. Bunun yanı sıra küçük kızın trajedisine de yer veren Lolita,
Nabokov’un en çok sevilen ve tanınan romanı olarak kabul ediliyor. Yer verdiği
sahnelerin muhteşem bir şekilde tasvir edilmiş olması, dilinin akıcılığı ve
şiirsel anlatımı ile gerçek bir sanat eseri olmanın gerekliliklerini fazlası ile
karşılayan Lolita kimi okurların rahatsız edici olarak değerlendirdiği bir
konusu olmasına rağmen dünya edebiyat tarihinin zirvesindeki romanlar arasında
bulunuyor.
Yüzyıllık Yalnızlık – Cıen Anos De Soledad

Bir Güney Amerikalı yazar tarafından yazılan en güzel kitap olarak kabul edilen Yüzyıllık Yalnızlık hem Latin hem de dünya edebiyatının tartışmasız en başarılı eserleri arasında yer alıyor. En güzel aşk kitapları listemizde de değindiğimiz Gabriel Garcia Maquez’in hem hayal gücünün hem de dil yeteneğinin kullanımında zirveyi zorladığı Yüzyıllık Yalnızlık’ı bir destan anlatır gibi yazdığı kabul ediliyor. Yazar bu eşsiz eserinde çocukluk yıllarının geçtiği Aracataca’yı Macondo adı ile fantastik bir kurgu içerisinde sunuyor ve çocukluk anılarından parçaları da eserin içerisine serpiştiriyor. Kitapta Macondo’da yaşayan ve yüzyıllık yalnızlıkla lanetlenmiş olan bir soyun içsel yalnızlığı anlatılıyor.
Gülün Adı – Il Nome Della Rose

İtalyan bir yazar olan Umberto Eco’nun 1980 yılında
yayımladığı Gülün Adı yazarın ilk ve aynı zamanda en tanınmış romanı olarak
biliniyor. Kendine özel bir hayran kitlesi oluşturan ve pek çok dile çevrilen
Gülün Adı günümüzde de tüm dünyada beğeni ile okunmaya devam ediyor. Orta çağı
çok başarılı bir şekilde yansıtan Gülün Adı çağdaş roman anlayışına da yepyeni
ve özgün bir dokunuş yapıyor. Hristiyanlık düşünce yapısını tartışan Gülün Adı
diğer yandan ustaca kurulmuş bir polisiye öyküye de yer veriyor. Romanın
başarılı olmasında yazarın orta çağ konusundaki eşsiz bilgi birikiminin de
büyük katkı sağlamış olmasının yadsınamaz bir gerçek olduğu edebiyat
otoritelerinde kabul ediliyor.
Martı – Jonathan Lıvıngston

Hacminin küçüklüğü ile ters orantılı olarak oldukça geniş bir
içeriğe sahip olan kitap, martı Jonathan Livingston’un hayatını ve kendi
sınırlarını aşma çabalarını anlatıyor. Richard Bach tarafından kaleme alınan ve
tüm dünyada satış rekorları kıran kitap, öğrenmenin sınırsızlığını ve istemenin
başarmanın yarısı olduğu düşüncelerini vurgularken okuyucularına da umut ve
cesaret aşılıyor. Aslında yazar eserinde bir bakıma martılar üzerinden çeşitli
korkular, toplumsal baskılar, geçim derdi ya da hayatın akışı nedeni ile
istediklerini gerçekleştiremeden yalnızca yaşayıp gitmek zorunda kalan, sürüden
ayrılmayı göze alamayan martılar ile aynı kaderi paylaşan insanların
hikayelerini anlatıyor.
Bu listemizde ülkemizde ve dünyada en çok okunan ve beğenilen
kitaplara yer veriyoruz. Okumayı bir hobi olmaktan çıkarıp yaşam şekli haline
getirmiş olan kitapseverlerin bahsettiğimiz kitapların büyük kısmını okumuş
olma ihtimali olsa da gözden kaçırmış olma ihtimaline karşı kendilerine ufak
bir hatırlatma yaparken kitap okumanın büyülü dünyasına yeni yeni adım atan
kitapseverlere de keyif alacakları eserleri tanıtmayı planlıyoruz.