Şirketlerden Tasarruf Dersleri
2008 yılındaki krizde şirketlerin aldığı tasarruf önlemleri.
Son zamanlarda daha çok duymaya başladığımız bir kavram olan kişisel finans, aslında hepimize oldukça aşina! “Ayağını yorganına göre uzat” atasözü ile büyüyen nesiller olarak çok küçük yaştan itibaren kişisel finans kavramıyla tanıştırıldık, sadece yeni tanımlamalara biraz yabancıyız. Bu yazımızda kişisel finans kavramını derinlemesine ele alacağız; finans yönetimi nasıl yapılır, finans yönetiminde kaçınılması gereken yanlışlar nelerdir gibi soruları yanıtlayacağız.
Kredi kartı harcamalarınız her geçen gün artıyor mu? Kendi paranızı yönetmekte zorlanıyor musunuz? Ay sonunda market alışverişleri için paranız kalmıyor mu? Ay sonunda kalan parayla yatırım yapmak istiyor ama hedeflerinize bir türlü ulaşamıyor musunuz? Tüm bu sorularla sizin de zihniniz meşgul oluyorsa bir an önce kişisel finans durumunuzla ilgili plan yapmanız gerektiğini söyleyebiliriz.
Kişisel finans, gelir ve gider dengesinin oluşturulması olarak en basit haliyle tanımlanabilir. Ancak finans kavramını yalnızca gelir ve gider dengelenmesi sürecine indirgemek eksik bir yaklaşım olacaktır. Aylık düzenli gelir elde eden bireylerin sahip oldukları kaynakları doğru yönlendirmeleri için giderlerinin kazançlarından az olması gerekir; bunun için de tasarruf edilmesi ve aynı zamanda birikim için de çaba harcanması önemlidir. Bu açıdan yaklaşıldığında kişisel finansınızı yönetimenin gelir, gider, tasarruf ve birikim eksenlerinde ele alınması gerektiği net bir şekilde anlaşılabilir.
Kişisel finans kontrol altına alındığında bireylerin ve ailelerin hayat standartları yükseltilebilir. Daha bilinçli tüketiciler olma yolunda atılan somut adımlar ailelerin ekonomik buhranlarını sona erdirip daha kaliteli yaşam sürmelerini sağlayabilir. Kavramın adından da anlaşılacağı gibi, bireylere özgüdür. Bu nedenle bu kavramdan bahsedilirken söylenenlerin kişiden kişiye değişebileceği ve önerilerin uyarlanması gerekebileceği sonucuna varılmalıdır.
Az önce de belirttik, “kişisel finans planı nasıl yapılır?” sorusuna tek bir yanıt vermek doğru bir yaklaşım değildir. Kişisel finans yönetimini gerçekleştirmek isteyen bireylerin ait oldukları gelir seviyesi, hayattan beklentileri, hedefleri, gelecek kaygıları, sahip oldukları olanaklar ve kişisel tercihleri kişisel finans planında değişiklik yaratabilir. Yine de kişisel finans planı yapmak isteyenlere bir yol haritası çıkarmamız mümkündür.
Kişisel finans planı yapmaya karar verdiğinizde ilk olarak aylık sabit gelirlerinizi ve sabit giderlerinizi belirlemelisiniz. Ay boyunca ne kadar para kazanıyorsunuz ve bu paranın ne kadarını harcıyorsunuz, öğrenirseniz üstesinden gelmeniz gerekenleri daha net bir şekilde analiz edebilirsiniz. Bu aşamada teknolojinin gelişmişliğinden yaralanabilir ve klasik yöntemleri bir kenara bırakarak mobil uygulamaları kullanabilirsiniz. Hem pratik kullanabileceğiniz hem de anlık olarak inceleyebileceğiniz gelir ve giderleriniz sizi gereksiz harcama yapma aşamasında da engelleyecektir. Bütçeleme yaparken giderleriniz konusunda kendinize dürüst olmalısınız. Yalnızca kira ve faturaları giderleriniz arasına yazmak finans planı hazırlarken yakalayacağınız farkındalığı azaltır. Kişisel hobileriniz, kendiniz için düzenli olarak yaptığınız harcamalar vb. kalemlerin hepsini giderleriniz arasına eklemelisiniz.
Aylık gelir ve gider kalemlerinizi tespit ettikten sonra planı oluşturmanın ikinci aşamasına geçebilirsiniz. Artık borçlarla yüzleşme zamanı geldiğinden bu aşamanın keyifsiz olduğunu söyleyebiliriz. Düzenli olarak ödediğiniz borçları, kredi kartı ödemelerinizi ya da bireylere olan borçlarınızı teker teker meydana çıkarmalısınız. Borçlarla yüzleştiğiniz zaman aylık gelir ve gider dengenize bir göz atabilir ve harcamalarınızı kısabileceğiniz noktalara odaklanabilirsiniz.
Borçlarınızı da düzenli harcamalarınızı da aylık gelirlerinizi de öğrendikten sonra işiniz hem daha zor hem daha kolay! Aksiyon alma sırasının size geçtiği bu süreçte tasarruf edebileceğiniz harcama kalemlerine odaklanabilirsiniz. Örneğin geçtiğimiz ay dışarıda yemek için çok para harcadıysanız evde yemek yapmaya başlamaya, çok alışveriş yapıp kredi kartı borcunuzu arttırdıysanız bir süre alışverişin A’sını düşünmemeye; elektrik faturalarınız çok geliyorsa gereksiz yere elektrik harcamamaya odaklanabilirsiniz. Kişisel finans planı oluştururken elde ettiğiniz bilgilere dayanılarak yatırım kararı alacak noktada olsanız dahi tasarruf yapma gereksiniminden kurtulamazsınız. Gelecek planlarınızı gerçekleştirmek için tasarruf etme alışkanlığı kazanmalısınız, bunun için de en sağlam adımı planınızı yaparken atabilirsiniz. Nelerden tasarruf edeceğinizi düşünürken nelerden vazgeçebileceğinize odaklanarak işinizi kolaylaştırabilirsiniz.
Kişisel finans yönetimi bir anda öğrenilebilecek ve sihirli etki yaratacak bir konu değildir. Aşama aşama insan kendini geliştirebilir. Önce farkındalık sağlanmalı, gelir ve giderler masaya yatırılmalı. Sonra zor kısım; borçlarla yüzleşmeli. Buraya kadar her şey yolundaysa tasarruf edilmeye çalışılmalı; tasarruf etme alışkanlığı kazanılırsa gelir ve gider arasındaki fark tüketici lehine dönebilir. Ay sonunu getirmekte artık zorlanılmadığında ise küçük küçük birikimler yapılmalı ve yatırım için kollar sıvanmalıdır. Kendi finans planına uyan bireyler gelirlerine göre küçük çapta yatırımlar yaparak ileride daha büyük yatırımların kapılarının aralayabilirler.
Aslında herkes ay sonunu rahat geçirmek için yapması gerekenleri biliyor. Yine de finans yönetimi sırasında yaşanan aksaklıklar ve yapılan yanlış tercihler finans planının tam anlamıyla uygulamasının önünde engel olarak beliriyor. Bazı hatalar o kadar etkili oluyor ki kişinin hayata bakışını yansıttığı için tüm planların sonuçsuz ve işlevsiz kalmasına yol açıyor.
Tabi ki yarının garantisi yok, ancak bu bakış açısı kişisel finans yönetimine fayda sağlamıyor. Kişisel finans dengesini kurmak isteyen tüm bireylerin geleceğini düşünmesi gerekiyor. Aylık gelir ve gider dengesinin oluşturulması, borçların temizlenmesi ya da düzene sokulması ve para biriktirilmesi rahat yaşamak isteyen tüm bireylerin geçmesi gereken yollar arasında bulunuyor. Düzenli gelir elde edilen dönemlerde bireylerin emeklilik zamanlarını düşünmesi, geleceğe yatırım yapması gerekiyor. “Nasılsa daha çok var!” mantığı ile hareket etmek kişisel finans planına en büyük ihanet olarak yorumlanıyor.
Kişisel finans durumunu iyileştirmek isteyenlerin bütçelerini bilmeleri gerekir. Bir ay içerisinde ellerine ne kadar para geçiyor, harcamalarının ne kadarı zorunlu ne kadarı keyfi, nasıl daha çok para arttırılabilir gibi soruların yanıtlarını herkesin belirlemesi önemli bir gereklilik olarak yorumlanıyor. Borçlardan ve giderlerden haberi olmayanların orantısız ve gereksiz harcamalar yapma ihtimalleri ciddi oranda yükseliyor. Sonuç ise yine hüsran, yine yeni sorunlar oluyor.
Aylık belirli bir geliri olan kişiler giderleri konusunda bilgi sahibi olduklarında ve maaşları kendilerine yettiğinde her şey süt liman diye düşünebilirler. Aylıklarının tamamını o ay içerisinde harcarlar ve tabiri caizse gül gibi geçinirler. Peki ya ekstra bir harcama çıkarsa? Mesela iş kaybı olursa, sağlık harcamaları artarsa, ekonomik kriz meydana gelirse, ev harcamalarının yapılması gerekirse, yolculuk söz konusu olursa, yeni bir ihtiyaç ortaya çıkarsa? Yanıtı hepimiz biliyoruz, böyle bir durumda ister istemez kredi çekme gereksinimi gündeme geliyor ve acil durum için tasarrufta bulunulmadığından kişisel finans planının revize edilmesi gerekiyor. Belki de biraz karamsar olmak gerekiyordur? Ne dersiniz?
Planınıza uyum sağlamak istediğiniz anda içinizde karşı koyulması güç bir alışveriş isteği hissedebilirsiniz, emin olun yalnız değilsiniz. Herkesin zaafının olduğu ürünlerin olması normaldir, ancak her istediğinizi istediğiniz anda satın almak oldukça büyük bir lükstür. Özellikle ay sonunu getirmekte zorlanmanıza rağmen alışveriş yapmaktan geri duramıyorsanız ciddi bir sorununuzun olduğunu düşünebilirsiniz. Bu iş kararlılık ve biraz sabır ister; alışveriş tutkusuna yenilmek tüm çabalarınızın boşa gitmesine neden olabilir.
Bütçenizi kurgularken asıl sorunun aylık gelirinizde olduğunu fark ettiyseniz bunun için bir önlem almalısınız. Gerekirse maaş zammı istemeli gerekirse iş değiştirmeli ve gerekirse ek gelir elde etme yöntemleri hakkında bilgi edinmelisiniz. Niteliklerinize ve deneyiminize göre ek işler yaparak gelir dengenizi pozitif yöne çevirebilirsiniz.
NOT: Bu yazıdaki bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmemesi gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Yazıda bahsi geçen hiçbir konu yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yazıda yer alan bilgilere dayanılarak yatırım yapılması ve yazıdaki bilgilerle yetinilerek kişisel finans planı oluşması hedeflere ulaşılmasını sağlayamayabilir. Bu nedenle sadece burada yer alan bilgilere göre hareket etmemenizi ve kişisel finans yönetimi konusunda farklı kaynakları da değerlendirmenizi öneriyoruz.